Propaganda Mesajlarının Dilsel ve Görsel Analizi:
Katı ve çağdışı bir ideolojiye dayanan aşırılıkçı grup IŞİD, korku yaymak ve etki alanını genişletmek için modern iletişim teknolojilerini ustalıkla kullanmıştır. IŞİD, yalnızca şiddete güvenmek yerine dil, sinematik teknikler ve psikolojik manipülasyonu harmanlayan karmaşık bir propaganda mekanizması geliştirmiştir. Medya çıktılarının yakından incelenmesi, yalnızca mesajlarının stratejik derinliğini değil, aynı zamanda ürkütücü bir profesyonel uygulama düzeyini de ortaya koymuştur.
IŞİD, 2014-2015 yılları arasında yaklaşık 845 görsel-işitsel kampanya üretmiştir. Bu yapımlar kesinlikle spontane değildi. Çoğu zaman aynı gün içinde özenle hazırlanmış birden fazla mesaj yayınladı. Markalaşma, medya dinamikleri ve kitle iletişimi konusunda derin bir anlayışa sahip olan IŞİD, propagandayı herhangi bir ateşli silah kadar ölümcül bir silaha dönüştürdü. Dil ve imge manipülasyonu, yozlaşmış dini sembolizmle modern ikna yöntemlerinin rahatsız edici bir birleşimini yansıttı.
Videolarında, kıyafet renklerinden kamera açılarına kadar her görsel detay, belirli anlatıları güçlendirmek için bilinçli olarak seçilmişti. Görüntülerinde her yerde bulunan siyah bayrak, yalnızca dini bir sembol değildi. Onlara göre bilinçli bir kimlik simgesiydi. IŞİD, görsel ipuçlarının, özellikle de renklerin, tek bir kelime bile söylenmeden önce güçlü mesajlar iletebileceğini anlamıştı.
Grubun medyası, özenle kurgulanmış beden diliyle sıklıkla psikolojik hakimiyeti tasvir ediyordu. Cellatlar sakin ve kontrollü görünürken, kurbanları korkulu ve itaatkar olarak gösteriliyordu. Bu keskin karşıtlık, ezici bir güç yansıtmak için tasarlanmıştı. Genellikle neşidler ve askeri ses efektlerinin bir karışımı olan ses, korku atmosferini artırıyordu. Bunlar estetik tercihler değildi, kasıtlı psikolojik savaş araçlarıydı.
IŞİD ayrıca ideolojik amaçlar uğruna sanatsal teknikleri de baltaladı. Örneğin Flames of War videosunda, yüksek çözünürlüklü görseller ve ağır çekim efektleri hikâye anlatımını zenginleştirmek için değil, şiddeti yüceltmek ve sözde halifelik altındaki yaşamı idealize etmek için kullanılmıştı. Bu yapımlar, şiddetin basit kayıtları değildi. İnsanları büyülemek, devşirmek ve telkin etmek amacıyla özenle tasarlanmış güç gösterileriydi.
Dilin Stratejik Kullanımı: Söz Mühendisliği
IŞİD’in dili hesaplı kullanımı da aynı derecede rahatsız ediciydi. Grup, ikili bir dünya görüşü oluşturmak için sık sık “Halifelik”, “Hicret” ve “Muhacir” gibi İslami terimler kullanarak, gerçek İslam’ı kendilerine özgü gibi gösteren bir sözlük oluşturmuştu. Ya onlarla birlikteydiniz ya da onlara karşıydınız. “Biz” gibi kolektif zamirlerin tekrar tekrar kullanılması, özellikle savunmasız veya yabancılaşmış gençler için çekici olan sahte bir birlik ve aidiyet duygusu oluşturuyordu.
Yazılı anlatılarında sıklıkla “yaşam” ve “ölüm” gibi zıt terimler bir araya getirilerek gerçek yaşama ancak ölümle ulaşılabileceği ima ediliyordu. İslami kavramların bu şekilde çarpıtılması, şiddeti kutsallaştırma ve ölümü normalleştirme yönünde kasıtlı bir girişimdi.
Dabık ve Rumiye gibi birden fazla dilde yayınlanan dergiler, Batı gazeteciliğinin tasarımını ve üslubunu taklit ediyordu. Yüksek prodüksiyon değerleri ve cilalı dil, bu yayınlara bir güvenilirlik havası kazandırarak IŞİD’in küresel olayları militan bir bakış açısıyla sunmasına olanak tanıyordu. IŞİD, İslam terminolojisini ve Cennet özlemi gibi duygusal olarak yankı uyandıran temaları seçici bir şekilde kullanarak, dini bir meşruiyet yanılsaması oluşturdu. Dindarlık ve aşırılıkçılık arasındaki bu çizginin belirsizleştirilmesi, özellikle güçlü bir dini veya ideolojik temele sahip olmayanlar arasında etkili oldu.
Değişen Sınırlar: Söylem Penceresi İş Başında
IŞİD’in en rahatsız edici taktiklerinden biri de kabul edilebilir bir fikir yelpazesi sunan söylem penceresiyle insanları manipüle etmesiydi. Grup, içeriklerindeki vahşeti giderek artırarak bu söylen penceresini kademeli olarak genişletti.
Düşman askerlerinin infazıyla başlayıp, esirlere ve en sonunda sivillere yönelen IŞİD, izleyicileri duyarsızlaştırdı ve aşırı şiddeti normalleştirdi.
Dijital Savaş: Sosyal Medyayı Bir Silaha Dönüştürmek
IŞİD’in dijital kampanyası hem agresif hem de metodikti. Zirve döneminde grup günlük 46.000’e kadar Twitter hesabı işletiyordu. Bunlardan 500 ila 2.000’i, her gün 545 ila 2.000 içerik yayınlamaktan sorumluydu. İçerikler, kitlesel çoğaltım için tasarlanmıştı ve yayından kaldırıldıktan sonra bile yeni kullanıcı adları ve hesaplar altında hızla yeniden ortaya çıkıyordu. Bu doygunluk stratejisi, grubun doğrudan yeniden yayınlamasına gerek kalmadan IŞİD propagandasının dolaşımda kalmasını sağlayan ve kendi kendini sürdüren bir yankı odası oluşturmuştu.
Dijital aygıtları son derece uyarlanabilirdi. IŞİD mensupları, tespit edilmekten kaçınmak için platform değiştirerek ve materyalleri gizleyerek içerik denetleme çalışmalarına hızla uyum sağladı. Grubun çevrimiçi operasyonları, karmaşık olduğu kadar dirençliydi de.
Dijital Çağ İçin İkaz Edici Bir Hikâye
IŞİD’in propaganda kampanyası, grubun yalnızca militan bir güçten çok daha fazlası olduğunu gösterdi. IŞİD, modern teknolojinin araçlarıyla yürütülen rahatsız edici bir psikolojik savaş deneyimiydi. Dil, imge ve dijital stratejinin hesaplı kullanımıyla IŞİD, yalnızca savaş meydanlarında değil, dünya genelindeki bireylerin kalplerinde ve zihinlerinde de savaştı.
Bu miras, çarpıcı bir uyarı niteliğinde oldu. Neredeyse herkesin akıllı telefona erişebildiği bir çağda, aşırılıkçı söylemler eşi benzeri görülmemiş bir hız ve erişimle yayılabilir. Günümüzde viral bir video, geleneksel bir silahtan daha fazla hasara yol açabilir. Dijital alemdeki nüfuz mücadelesi, sahadaki fiziksel mücadeleden daha az önemli değildir.
IŞİD’in psikolojik operasyonları modern çatışmayı yeniden tanımladı. İnternet, artık günümüzün ideolojik savaşlarında birincil bir savaş alanı. Bu tehditle mücadele etmek, uyanıklık, medya okuryazarlığı ve aşırılıkçı grupların bizi birbirine bağlamak ve aydınlatmak için tasarlanmış araçları nasıl kullandıklarına dair net bir anlayış gerektiriyor.
















































