IŞİD Haricilerinin Afganistan İslam Emirliği’ne Karşı Kara Propagandası ve Eleştirilerinin Şer’i Değerlendirmesi     Bölüm 6  

Mevlevi Ahmed Ali

#image_title

Bu makalenin ilk bölümünde, IŞİD’in Horasan kolunun yakın zamanda “Voice of Horasan/Horasan’ın Sesi” dergisinin 39. sayısında Afganistan İslam Emirliği’nin ABD ve İsrail ile gizli bağlar sürdürdüğünü iddia ettiğini anlatmıştık.

 

Halbuki İslam Emirliği’nin İsrail ile gizli ilişkiler sürdürdüğü iddiasının hiçbir geçerliliği yoktur. İslam Şeriatı kapsamında, gayrimüslimlerle iletişim kurmak doğası gereği yasak değildir. İslam Emirliği yetkilileri ise -israili hiçbir zaman tanımamış ve onlarla hiçbir zaman hiçbir ilişki kurmamış- ABD ile de farklı aralıklarla çeşitli konularda etkileşim kurmuştur. Başarılı Doha Anlaşması’ndan önce ve sonra gerçekleşen bu diyaloglar ve etkileşimler gizlilik içinde yürütülmemiş, aksine tüm dünya tarafından bilinecek şekilde net bir açıklıkla gerçekleştirilmiştir. Üstelik bu etkileşimler Şeriat ilkelerine uygun olarak yürütülmüştür.

 

Benzer şekilde İslam Emirliği’nin liderleri ve yetkilileri zaman zaman diğer ulusların temsilcileriyle toplantılara katılırlar. Milyonlarca Müslüman’a ev sahipliği yapan Afganistan’ın, halkının refahı ve toplumsal işlerin düzenlenmesi için uluslararası angajmanları sürdürmesi gerekir. Bununla birlikte İslam Emirliği’nin tüm politikaları -ister iç ister dış politikaları olsun- Şeriat kapsamında uygulanmaktadır.

 

Gayri Müslimlerle ilişki ve ittifakların sürdürülmesi Dinimizde ne yasaklanmıştır ne de tamamen hiçbir sınır gözetmeksizin serbest bırakılmıştır. Bu hususta ayrıntılar ve ayrımlar vardır. Bazı ilişki türleri küfür oluşturur, bazıları ise mübahtır ve diğerleri hakkında ise görüş ayrılığı vardır. Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat alimleri ve imamları bu ayrımları açıklığa kavuşturmuştur.

 

Kafirlerle ideolojik bir bağlılık veya ittifak, icma ile küfür kabul edilir. Ancak Şeriat rehberliğinde gayrimüslimlerle ticari ilişkiler, komşuluk ilişkileri veya akrabalık bağları yasaklanmamıştır.

 

IŞİD Haricileri, Müslümanları genellikle asılsız iddialara veya yanlış şüphelere dayanarak kâfir olarak etiketler, Müslümanlara karşı gayrimüslimlerle işbirliği yaptıklarını iddia eder ve ardından haklarında küfür ve irtidat hükümleri verir. Ancak Seleften hiçkimse dinen sakınca olmayan alanlarda gayrimüslimlerle işbirliği hususunda Müslümanları tekfir etmeyi onaylamamıştır.

 

Bu makalenin sonraki bölümleri bu konunun kapsamlı incelemesine girecektir. Bu işbirliği biçimi “Müslümanlara karşı yardım” olarak da bilinir.

Exit mobile version