5. Cinselliğin Kullanımı:
IŞİD, daha fazla bireyi üyeliğine çekmek için çeşitli cinsel tuzaklar kullanarak bireyleri aldatır. Bu cinsel özgürlük, esas olarak erkeklere, özellikle savaşçılara yöneliktir ve esasen cinsel sömürü, kölelik ve dini ilkelerin çarpıtılmasına dayanır.
Toplulukları içinde hayatlarında, ilişkilerinde veya cinsel ilişkilerinde tatminsizlik yaşayan bireyler, IŞİD’in taktiklerine karşı özellikle hassastır. Grup, bu bireyleri sahte halifeliğe katılmanın sadece hayatlarını değiştirmekle kalmayıp aynı zamanda dini erdemler kazanırken cinsel ve duygusal ihtiyaçlarını da karşılayacağını vaat ederek cezbeder.
IŞİD, Batı toplumlarındaki yaşamı ahlaksız ve anlamsız olarak tasvir ederken, aynı zamanda “şeriat” şemsiyesi altında bir tür sınırsız cinsel özgürlüğü savunur. Cinsel açıdan yoksunluk hisseden bireylerin bu tür propagandalardan kolayca etkilenebileceğini ve kolayca IŞİD’in çemberine çekilebileceğini belirtmek önemlidir.
Cinsellik nedeniyle IŞİD’e çekilenler, cihad evliliği adı altında geçici evlilikler ve cinsel ilişki gibi kavramlarla cezbedilir.
“Cihat evliliği” terimi, IŞİD tarafından “savaş çabasını artırma” amacıyla erkekleri geçici cinsel ilişkilere çekmek için kullanılır. İslam’ın kutsal dininde hiçbir temeli olmamasına rağmen, IŞİD İslami gerçekleri yanlış tanıtarak ve çarpıtarak çok sayıda kişiyi yanıltmaktadır.
IŞİD, sosyal medya aracılığıyla erkeklerin kadınlara cinsel obje olarak davranabileceği ve cinsel özgürlük yaşayabileceği bir halifelik vizyonu sunmaktadır. Örgüt bu zamana kadar militanlarına cinsel araç ve ev hizmetçisi olarak kullanılmak üzere “savaş ganimeti” olarak Ezidi, Hristiyan ve hatta Müslüman kadınları bile sunmuştur.
IŞİD’in erkekler için “cinsel özgürlüklerinin” açık bir tezahürü de kadınların ve kızların mülk ve cinsel köle olarak muamele gördüğü ve satıldığı pazarlar kurmasıydı. Bu kadınların değeri yaş, güzellik ve sosyal statüye göre belirleniyordu.
Tüm bunlara göre IŞİD’in cinsel özgürlük kavramının yalnızca insanları, özellikle de gençleri çekmek için tasarlanmış aldatıcı bir propaganda aracı olduğu net bir şekilde anlaşılmaktadır.
Bu vaatler genellikle aldatıcıdır; IŞİD’e katılan birçok kişi daha sonra grubun vahşetinin ve zorbalığının sert gerçeklerini keşfettiklerinde kararlarından pişmanlık duymuşlardır.
Benzer şekilde, daha iyi bir yaşam umuduyla IŞİD’e katılan kadınlar ve kızlar sıklıkla şiddet, cinsel sömürü ve yasadışı ilişkilerin kurbanı olmuştur. Bu nedenle görünürdeki “özgürlük” gerçekten yalnızca erkek savaşçılar için kendini gösterir ve doğrudan kadın haklarının ihlali ve sömürülmesi ve kötü muameleyle ilişkilidir.