İnsanlığın başlangıcından bu yana, inançlarını ve ilkelerini benimsemeleri için başkalarını etkilemek amacıyla belirli bir ideolojiyi teşvik ederek dini veya dünyevi hedeflere ulaşmaya çalışan bireyler olmuştur. Bu bireyler, ister maddi ister manevi kazançlar peşinde olsunlar, bu faydaları başkalarıyla paylaşmayı beklerler.
Bununla birlikte, IŞİD belirli saldırgan inançsız uluslar tarafından kurulduğu ve insani olmayan bir proje olarak hizmet ettiği için ideolojiden yoksundur. Birincil amacı, diğer toplumları istikrarsızlaştırmak ve insan haklarını ihlal etmektir ve yaptıklarının hepsi de bu inançsız ulusların yararınadır.
IŞİD’in bir ideoloji olmadığını gösteren birden fazla neden vardır:
1. Her ideolojinin ahlaki duruşundan bağımsız olarak, tanımlanabilir kurucuları, taraftarları ve belirgin bir yaşam biçimi vardır. IŞİD ise uluslar tarafından kurulduğu için bireysel kuruculardan yoksundur. Sonuç olarak, bir ideoloji değil, bir projedir. Ayrıca, üyeleri için tanımlanmış bir yol veya stratejiden yoksundur ve bu da IŞİD’in farklı yerlerde farklı operasyonlar yürütmesine yol açar.
2. Her ideolojinin eylemlerini yönlendiren tanımlanabilir kaynakları ve ilkeleri vardır. Örneğin, Komünizm hatalı bir sol ideoloji olmasına rağmen kendi temellerine sahiptir. Buna karşılık, IŞİD eylemleri için temel kaynaklardan yoksundur. Bu projeyi destekleyen uluslar, çıkarlarını ilerletmek için her bölgeye ve döneme uyarlanmış çeşitli stratejiler geliştirirler.
3. Tipik olarak her ideoloji etkisini genişletmeden önce belirli bir bölgeden bireylerle başlar. Bir ideolojiden ziyade bir proje olarak faaliyet gösteren IŞİD’in ise kesin bir temeli veya kökeni yoktur. Onu destekleyen uluslar, gereksinimlerine göre onu bir bölgeden diğerine taşırlar.